Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Zaten bir üyeliğiniz mevcut mu ? Giriş yapın
Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Üyelerimize Özel Tüm Opsiyonlardan Kayıt Olarak Faydalanabilirsiniz
Samsung Galaxy S25: Mediatek İşlemci Kullanabilir mi?
İçindekiler
ToggleThomas Edison’un 1901 yılında geliştirdiği nikel-demir (NiFe) bataryası, Battolyser Systems tarafından modern yenilenebilir enerji çözümlerinde devrim yaratacak şekilde yeniden kullanılıyor. Bu teknoloji, hem enerji depolama hem de yüzde 100 temiz hidrojen üretimi için eşsiz bir potansiyel sunuyor.
Samsung Galaxy S25: Mediatek İşlemci Kullanabilir mi? başlıklı yazımız da ilginizi çekebilir.
Edison, 1901 yılında NiFe bataryasının patentini aldı ve bu pili elektrikli araçlar için kullanmayı planladı. Ancak bataryanın güvenliği ve istenmeyen hidrojen çıktısı nedeniyle bu kullanım yaygınlaşmadı. Buna rağmen, NiFe bataryalar 70 yıldan fazla bir süre boyunca madencilik, askeri ve demiryolu uygulamalarında kullanıldı. Bugün bile bazı demiryolu araçları, bu bataryaların modern versiyonlarını kullanıyor.
Delft Teknoloji Üniversitesi’nde profesör olan Fokko Mulder, NiFe bataryanın hidrojen çıkışının yenilenebilir enerji için büyük bir avantaj olduğunu keşfetti. Edison’un bataryasını ilham kaynağı olarak kullanan Mulder ve ekibi, dünyanın ilk entegre batarya ve elektrolizörünü icat etti: Battolyser.
Battolyser, Edison’un nikel-demir elektrotlarını alkalin elektroliz sistemiyle birleştiriyor. Bu sistem, güneş veya rüzgar çiftliklerinden elde edilen yenilenebilir enerjiyle şarj edilebiliyor. Tamamen şarj olduğunda, bir elektrolizör haline gelerek otomatik olarak hidrojen üretimi yapabiliyor. Bu sayede, enerji depolama ve hidrojen üretimi arasında sürekli bir geçiş sağlanıyor.
Özellik | Açıklama |
---|---|
Verimlilik | %85 |
Malzemeler | Doğada bol bulunan ve düşük maliyetli |
Kullanım Ömrü | 20-30 yıl |
Modül Kapasiteleri | 2.5MW (2025), 5MW (2025), 25MW (2026) |
Yenilikçi Özellikler | Otomatik çalışma, elektrik depolama ve hidrojen üretimi arasında geçiş yapabilme |
Battolyser Systems, bu teknolojiye dayanan üç adet model sunmayı planlıyor. 2025’in ilk çeyreğinde 2.5MW modülü, ikinci çeyrekte 5MW’lık sistemi ve 2026’nın üçüncü çeyreğinde ise 25MW’lık modülleri piyasaya sürmeyi hedefliyor. 25 MW’lık modüller, 100-500 MW ölçekli kurulumları hedefliyor.
Avrupa, 2022’deki hidrojen üretiminin %96’sını doğal gaz kullanarak gerçekleştirdi. Ancak Battolyser Systems, tamamen temiz bir seçenek sunarak bu durumu değiştirme potansiyeline sahip. Avrupa’nın hidrojen üretimini 10 milyon tona çıkarmayı planladığı bu dönemde, Hollandalı şirketin sunduğu çözümler hayati önem taşıyor.
Battolyser Systems, Edison’un bir asırlık teknolojisini kullanarak yenilenebilir enerji ve temiz hidrojen üretiminde devrim yaratıyor. Yüksek verimlilik, düşük maliyet ve uzun kullanım ömrü ile bu teknoloji, geleceğin enerji çözümleri arasında öne çıkıyor.
Edison’un teknolojisinin modern yenilenebilir enerji çözümlerine nasıl katkıda bulunduğunu ve Battolyser Systems’in bu alandaki devrim niteliğindeki rolünü anlatıyor. Görüşlerinizi aşağıdaki yorumlar kısmında bizimle paylaşmayı unutmayın!
Yorum Yaz