Bu Genetiği Değiştirilmiş Bakteriler Kanser Tedavisinde Kullanılabilir

Bilim dünyası, insan sağlığının korunması ve hastalıkların tedavisi konusunda devrim yaratabilecek bir araştırma üzerinde çalışıyor: İnsan mikrobiyomu ve kanserle mücadelede potansiyel rolü.

Kanser, modern tıp tarihinin en büyük düşmanlarından biri olmuştur ve hala anlamadığımız çok şey var. Bu durum, hastalar için tedavi ve önleme sürecini oldukça zor ve maliyetli kılıyor.

Ancak insan mikrobiyomu, kanserle savaşmada potansiyel bir silah olabilir. Bu terim, insan vücudunda yaşayan ve mikroskobik canlıların oluşturduğu bir ekosistem anlamına gelir. Stanford Üniversitesi'nde yapılan yeni bir araştırma, bu mikroskobik canlıların sadece pasif yolcular olmadığını, aslında kanser dahil birçok hastalığa karşı savunmamızı güçlendirebileceğini göstermiştir.

Bakteriler tümörlere karşı mücadele ediyor

Araştırmalar, mikrobiyomdaki canlıların bağışıklık tepkilerimizi tetikleme yeteneğine sahip olduğunu ortaya koymuştur. Sonuçta, bu mikroorganizmalar vücudumuzda yaşarlar ve bir enfeksiyon veya bir tümör gibi tehditlerle karşılaştığımızda, bağışıklık sistemimizi harekete geçirebilirler.

Bu hipotezi test etmek için, Stanford'daki araştırmacılar, insan derisi üzerinde yaygın olarak bulunan Staphylococcus epidermidis adlı bir bakteri üzerinde çalıştılar. Bilim adamları, bakterilere kanserli hücrelerin belirli bir proteinini tanıyabilecekleri yeni genetik kodlar eklediler.

Kanser Tedavisinde Ne zaman Kullanılacak ?

Araştırma sırasında, farelere cilt kanseri hücreleri enjekte edildi ve daha sonra enjeksiyon alanları bu bakterilerle temizlendi. Bazı farelere genetiği değiştirilmiş bakteriler verilirken, kontrol grubundaki farelere normal bakteriler verildi. Birkaç hafta sonra, kontrol grubundaki farelerde belirgin tümörler ortaya çıktı. Ancak genetiği değiştirilmiş bakterilere sahip olan fareler neredeyse tamamen tümörsüzdü.

Bu sonuçlar, kanser tedavisi için yeni bir yaklaşım olabilir. Ancak, daha fazla çalışma gereklidir ve insanlarda denemeler başlamadan önce hala aşılması gereken birçok engel vardır. Yine de, bu araştırma, kansere karşı mücadelede ve diğer tıbbi tedavilerde yeni bir dönemin kapısını aralıyor olabilir.